T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
KAYSERİ / DEVELİ - Ahmed İslamoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi

OKUL REHBERLİK SERVİSİ YAZI DİZİSİ-2

NASIL VERİMLİ DERS ÇALIŞIRIM? BAŞARIDA AİLENİN ROLÜ NEDİR?

Yeniden normali yaşamaya çalıştığımız, bazı tedbirlerle yüz yüze eğitime devam ettiğimiz okul sürecimizde üç ayı geride bıraktık. Şimdiye kadar bu süreci öğrencilerimizle, öğretmenlerimizle, velilerimizle okula uyum, psikolojik sağlamlık ve verimli ders çalışma konuları üzerinden ilerlettik. Ara tatili yeni bitirmiş ve ilk yazılıları atlatmışken birçok öğrenci ve veliden başarısızlık konusunda dönütler almaya başladık. Bu nedenle rehberlik servisi olarak Kasım ayı yazı dizisinde "Nasıl daha verimli ders çalışılır ve başarıda ailenin rolü nedir?" sorularına yer vermeye karar verdik. Öğretici ve güdüleyici olması temennisiyle...

Öğrencilerden yazılıların hemen sonrasında "Hocam gece ikiye kadar ders çalıştım, yine düşük not aldım. "Ben hep odamda ders çalışıyorum hocam, bu kadar çalışan yüksek not almalı. Ben yine düşük aldım, olmuyor, olmuyor..." cümleleriyle sık karşılaştık. Diğer yandan görüştüğümüz veliler de  "Daha çok ders çalışmalı hocam" , "Bizimki çalışıyor aslında ama olmuyor. Acaba sınav kaygısı ya da dikkat eksikliği mi var ki hocam?" cümlelerini duyduk.

Hem öğrenci hem de velilerden gelen bu dönütler bizlere gösterdi ki öğrencilerimizin çoğu ders çalışıyor fakat doğru ve verimli ders çalışmıyor. Bu nedenle de istedikleri başarı düzeyine birçoğu ulaşamıyor. Peki, verimli ders çalışmayı ders çalışmaktan ayıran ne? Bu sorunun genel cevabı; öğrencinin hedef ve amacı doğrultusunda her gün düzenli olarak ödev, günlük tekrar ve test etütleri kapsamında planlı olarak çalışmasıdır. Saatlerce masa başında ders çalışmak değil mutlaka çalıştığı ortamın dışında molalar vererek, o gün okulda işlenen dersleri mutlaka tekrar ederek ve ödev sorumluluklarını yerine getirerek yapılan çalışma başarıyı getirecek olan verimli çalışmadır. Velinin ise bu sürece katkısı öğrencinin ders çalışma planını takip ederek molalarda aile içi iletişimi ve işbirliğini kuvvetli tutarak doğru dinlenmesine olanak sağlamaktır. Zorlandığı durumları anladığını ifade edip sevgisini hissettirmeli, sürekli ders çalışılmasını ifade etmekten kaçınmalıdır. Velinin öğrencisini tanıması ve onun ilgi ve yeteneklerine göre hedef ve amacının sağlıklı oluşturmasına destek sunması gerekmektedir.

Çocuklarımızın çalışmasını istiyorsak onların ve bizim "neden ders çalışacağım/çalışacak?" sorusuna somut bir cevabın olması gerekir. "Meslek sahibi olsun, benim gibi olmasın, belli bir maaşı olsun" gibi genel geçer soyut cevaplar yerine hem öğrencinin hem de velinin "Şu mesleği yapmak istiyorum çünkü hayatımı şu şekilde geçireceğim, ben şöyle biriyim" gibi daha bireysel ve somut hedefler gerektiren bir amacının olmasına katkı sunulmalıdır. Ancak böyle olursa öğrenci sürekli ya da çok çalışmanın yanlışlığından uzaklaşıp doğru ve verimli çalışma kısmına yaklaşarak planlı çalışma kısmıma geçebilir.

Yazdıklarımızı toparlayacak olursak öğrencilerimiz için verimli ders çalışmanın önemli basamaklarını şu şekilde sıralayabiliriz;

-Okuldan geldikten sonra mutlaka dinlenmeli, çalışma ortamımızın sabit ve hep aynı yerde olmasına özen göstermeliyiz.

-Ödevleri zamanında yapmalı ve günlük tekrara mutlaka zaman ayırmalıyız. Çünkü 24 saat içinde tekrarlanmayan bilginin %20'si ancak aklımızda kalmaktadır. 1 ay sonra ise tekrar yapmamışsak o bilginin sadece %5'i hatırlanmaktadır.

-Ödev ve günlük tekrarların ardından tekrar ettiğimiz ders ve konularla ilgili bir ya da iki test çözmeliyiz. Böylece hem konuyu pekiştirmiş oluruz hem de konuda anlayamadığımız kısımları fark edip öğretmen ya da arkadaşlarımıza çözemediğimiz soruları sorabiliriz.

-Her dersi çalıştıktan sonra mutlaka mola vermeliyiz. Bu molalar ders çalıştığımız yerin dışında olmalı ve ders çalıştığımız alan da molalarda havalandırılmalı. Böylece çalışırken biriken karbondioksit giderilmiş olur. Biz de molalarda su içerek atıştırmalık meyvelerle, ailemizle küçük sohbetlerle kendi yenilenmemizi sağlamış olalım.

-Okuldaki dersleri tekrar ederken sözel-sayısal ya da sayısal-sözel şeklinde olmasına özen gösterelim. Böylece daha verimli öğrenip daha zinde dersleri tekrar etmiş oluruz.

-Hafta sonları zorlandığımız derslere zaman ayırıp konuları öğrenmeye çalışalım. Ayrıca her gün kitap okumaya özen gösterelim.

- Son olarak da çok ders çalışmalıyım düşüncesini bırakıp yukarıda belirttiğim hususlara dikkat ederek VERİMLİ ders çalışalım. Uykumuza özen gösterip geç saatlere kadar asla ders çalışmayalım. Büyüme ve gelişimimiz için önemli olan melatonin hormonun salgılanma saatlerinde mutlaka uyuyor olalım.

Öğrencilerimiz için dikkat etmesi gereken kriterlerden sonra velilerimiz için de birkaç önemli hususu belirtip bu ayki yazımızı da noktalayalım;

-Her şeyden önce çocuğumuzun başarısı ne olursa olsun ona sevgimizin sabit olduğunu bildiğimiz kadar bunu uygulamalı olarak da gösterip hissettirelim.

-Çocuğunuzun sınırlarına saygı duyarak sorumluluklarını yerine getirmesinde teşvik edici olalım. Ona inanarak ve bunu davranışlarımızla belirterek gösterelim.

-Çocuklarımızın yetenek, ilgi ve becerilerini tanıyarak, anlamaya çalışarak hareket edelim. Kendi isteklerimizden ziyade onların ne istediğine mutlaka kulak verelim.

-Özellikle ergenlik dönemindeki çocuklarımız uzun süren ve sık gerçekleşen nasihatleri dinlemek istemez, dinler gözükse de aklını vermez. Bu nedenle söylemek istediklerimizi uygun bir aile zamanınızda kısa ve net cümlelerle söyleyerek fark ettirmeye çalışın.

-Hepimiz yanlış olduğunu bilsek de kıyaslamalara devam ediyoruz. Son olarak çocuklarımızı kıyaslamayın. Önüne koyacağınız geçmesi gereken hedefleri yine çocuğunuzun yaptığı başarılar üzerinden gerçekleştirin.

                                                                                             

Zeynep Hülya KONYALI

Psikolojik Danışman

Aile Danışmanı

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 22.11.2021 - Güncelleme: 22.11.2021 14:56 - Görüntülenme: 512
  Beğen | 180  kişi beğendi